1Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu.
1사람이 땅 위에 번성하기 시작할 때에 그들에게서 딸들이 나니
2İlahi varlıklarfı insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler.
2하나님의 아들들이 사람의 딸들의 아름다움을 보고 자기들의 좋아하는 모든 자로 아내를 삼는지라
3RAB, ‹‹Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür›› dedi, ‹‹İnsanın ömrü yüz yirmi yıl olacak.››
3여호와께서 가라사대 나의 신(神)이 영원히 사람과 함께하지 아니하리니 이는 그들이 육체가 됨이라 그러나 그들의 날은 일백 이십년이 되리라 하시니라
4İlahi varlıklarınfı insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardı. Bunlar eski çağ kahramanları, ünlü kişilerdi. Bunların melek ya da Şit soyundan gelen insanlar olduğu sanılıyor. gelir. Septuaginta bunu ‹‹Devler›› diye çevirir. Aynı sözcük Say.13:32-33 ayetlerinde de geçer.
4당시에 땅에 네피림이 있었고 그 후에도 하나님의 아들들이 사람의 딸들을 취하여 자식을 낳았으니 그들이 용사라 고대에 유명한 사람이었더라
5RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte.
5여호와께서 사람의 죄악이 세상에 관영함과 그 마음의 생각의 모든 계획이 항상 악할 뿐임을 보시고
6İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı.
6땅위에 사람 지으셨음을 한탄하사 마음에 근심하시고
7‹‹Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım›› dedi, ‹‹Çünkü onları yarattığıma pişman oldum.››
7가라사대 나의 창조한 사람을 내가 지면에서 쓸어 버리되 사람으로부터 육축과 기는 것과 공중의 새까지 그리하리니 이는 내가 그것을 지었음을 한탄함이니라 하시니라
8Ama Nuh RABbin gözünde lütuf buldu.
8그러나 노아는 여호와께 은혜를 입었더라
9Nuhun öyküsü şöyledir: Nuh doğru bir insandı. Çağdaşları arasında kusursuz biriydi. Tanrı yolunda yürüdü.
9노아의 사적은 이러하니라 노아는 의인이요 당세에 완전한 자라 그가 하나님과 동행하였으며
10Üç oğlu vardı: Sam, Ham, Yafet.
10그가 세 아들을 낳았으니 셈과, 함과, 야벳이라
11Tanrının gözünde yeryüzü bozulmuş, zorbalıkla dolmuştu.
11때에 온 땅이 하나님 앞에 패괴하여 강포가 땅에 충만한지라
12Tanrı yeryüzüne baktı ve her şeyin ne denli bozulduğunu gördü. Çünkü insanlar yoldan çıkmıştı.
12하나님이 보신즉 땅이 패괴하였으니 이는 땅에서 모든 혈육 있는 자의 행위가 패괴함이었더라
13Tanrı Nuha, ‹‹İnsanlığa son vereceğim›› dedi, ‹‹Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edeceğim.
13하나님이 노아에게 이르시되 모든 혈육있는 자의 강포가 땅에 가득하므로 그 끝날이 내 앞에 이르렀으니 내가 그들을 땅과 함께 멸하리라
14Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap.
14너는 잣나무로 너를 위하여 방주를 짓되 그 안에 간들을 막고 역청으로 그 안팎에 칠하라
15Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak.
15그 방주의 제도는 이러하니 장이 삼백 규빗, 광이 오십 규빗, 고가 삼십 규빗이며
16Pencere de yap, boyu yukarıya doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap.
16거기 창을 내되 위에서부터 한 규빗에 내고 그 문은 옆으로 내고 상 중 하 삼층으로 할지니라
17Yeryüzüne tufan göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her canlı ölecek.
17내가 홍수를 땅에 일으켜 무릇 생명의 기식 있는 육체를 천하에서 멸절하리니 땅에 있는 자가 다 죽으리라
18Ama seninle bir antlaşma yapacağım. Oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin.
18그러나 너와는 내가 내 언약을 세우리니 너는 네 아들들과 네 아내와 네 자부들과 함께 그 방주로 들어가고
19Sağ kalabilmeleri için her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al.
19혈육 있는 모든 생물을 너는 각기 암,수 한쌍씩 방주로 이끌어 들여 너와 함께 생명을 보존케 하되
20Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ kalmak için çifter çifter sana gelecekler.
20새가 그 종류대로, 육축이 그 종류대로, 땅에 기는 모든 것이 그 종류대로, 각기 둘씩 네게로 나아오리니 그 생명을 보존케하라
21Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek üzere depola.›› olduğu sanılıyor.
21너는 먹을 모든 식물을 네게로 가져다가 저축하라 이것이 너와 그들의 식물이 되리라
22Nuh Tanrı'nın bütün buyruklarını yerine getirdi.
22노아가 그와 같이 하되 하나님이 자기에게 명하신 대로 다 준행하였더라 !