¹‹‹Tanrınız RAB ülkelerini size vereceği ulusları yok ettiğinde ve siz bu ülkeleri mülk edinip kentlerine ve evlerine yerleştiğinizde,

¹Keď vyplieni Hospodin, tvoj Bôh, národy, ktorých zem dá Hospodin, tvoj Bôh, tebe, a zaujmeš ich do dedičstva a budeš bývať v ich mestách a v ich domoch,

²Tanrınız RABbin mülk edinmek için size vereceği ülkenin ortasında kendiniz için üç kent ayıracaksınız.

²oddelíš si tri mestá prostred svojej zeme, ktorú ti dá Hospodin, tvoj Bôh, aby si ju zaujal do dedičstva.

³Bu kentlere giden yollar yapacak, Tanrınız RABbin mülk olarak size vereceği ülkeyi üç bölgeye ayıracaksınız. Öyle ki, birini öldüren bu kentlerden birine kaçabilsin.

³Spravíš si cestu a rozdelíš na tri diely územie svojej zeme, ktorú ti dá Hospodin, tvoj Bôh, do dedičstva, a bude to nato, aby sa ta utiekol každý, kto by niekoho zabil.

⁴‹‹Birini öldürüp de canını kurtarmak için oraya kaçan kişiyle ilgili kural şudur: Biri, önceden kin beslemediği komşusunu istemeyerek öldürürse,

⁴A toto bude vec vraha, ktorý by sa ta utiekol, aby žil: kto by zabil svojho blížneho nevedome, nechcúc, a keď ho nemal v nenávisti pred tým,

⁵örneğin odun kesmek üzere komşusuyla ormana gidip ağacı kesmek için baltayı vurduğunda balta demiri saptan çıkar, komşusuna çarpar, komşusu ölürse, ölüme neden olan kişi bu kentlerden birine kaçıp canını kurtarsın.

⁵ako na príklad keby niekto vošiel so svojim blížnym do hory rúbať drevo, a zahnala by sa jeho ruka sekerou uťať drevo, a železo by sa sklzlo a odletelo s poriska a ponašlo by jeho blížneho, takže by zomrel, ten sa utečie do niektorého z tých miest a bude žiť,

⁶Yoksa ölenin öcünü almak isteyen, öfkeyle öldürenin peşine düşebilir, yol uzunsa yetişip onu öldürebilir. Oysa öldüren kişi, öldürdüğü kişiye karşı önceden bir kini olmadığından, ölümü hak etmemiştir.

⁶aby snáď pomstiteľ krvi nehonil vraha, keď by sa rozpálilo jeho srdce, a nedostihnul ho, keby bolo mnoho cesty, a zabil by ho bez toho, že by bol zaslúžil smrť, pretože ho nemal v nenávisti ani vtedy ani pred tým.

⁷Kendinize üç kent ayırın dememin nedeni budur.

⁷Preto ti ja prikazujem a hovorím: Oddelíš si tri mestá.

⁸‹‹Tanrınız RABbi sevmek, her zaman Onun yollarında yürümek için bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara uyarsanız, Tanrınız RAB atalarınıza içtiği ant uyarınca sınırınızı genişletir ve onlara söz verdiği bütün ülkeyi size verirse, kendinize üç kent daha ayırın.

⁸A jestli rozšíri Hospodin, tvoj Bôh, tvoje územie, ako prisahal tvojim otcom, a dá ti celú zem, o ktorej hovoril, že ju dá tvojim otcom,

¹⁰Öyle ki, Tanrınız RABbin mülk olarak size vereceği ülkede suçsuz kanı dökülmesin ve siz de kan dökmekten suçlu olmayasınız.

⁹keď budeš ostríhať všetky tieto prikázania činiac ich, ktoré ti ja prikazujem dnes, aby si miloval Hospodina, svojho Boha, aby si chodil po jeho cestách po všetky dni, vtedy si pridáš ešte druhé tri mestá ku tým trom,

¹¹‹‹Komşusuna kin besleyen biri pusuya yatar, saldırıp onu öldürür, sonra da bu kentlerden birine kaçarsa,

¹⁰aby sa nevyliala nevinná krv vprostred tvojej zeme, ktorú ti dá Hospodin, tvoj Bôh, do dedičstva, a bola by na tebe krv.

¹²kentinin ileri gelenleri peşinden adam gönderip onu kaçtığı kentten geri getirecekler. Öldürülmesi için, ölenin öcünü almak isteyen kişiye teslim edecekler.

¹¹Ale keby niekto nenávidel svojho blížneho a úkladil by mu a povstanúc na neho uderil by ho smrteľne, takže by zomrel, a keby sa utiekol do niektorého z tých miest,

¹³Ona acımayacaksınız. İsraili suçsuz kanı dökme günahından arındırmalısınız ki, üzerinize iyilik gelsin.

¹²vtedy pošlú starší jeho mesta a vezmú ho odtiaľ a oddajú ho do ruky pomstiteľa krvi, a zomrie.

¹⁴‹‹Tanrınız RABbin mülk edinmek için size vereceği ülkede payınıza düşen mirasta komşunuzun önceden belirlenen sınırını değiştirmeyeceksiniz.››

¹³Nezľutuje sa nad ním tvoje oko, ale odpraceš nevinnú krv z Izraela, a bude ti dobre.

¹⁵‹‹Herhangi bir suç ya da günah konusunda birini suçlu çıkarmak için bir tanık yetmez. Her sorun iki ya da üç tanığın tanıklığıyla açıklığa kavuşturulacaktır.

¹⁴Neprenesieš medze svojho blížneho, ktorú vymedzili predkovia v tvojom dedičstve, ktoré zdedíš v zemi, ktorú ti dá Hospodin, tvoj Bôh, aby si ju zaujal do dedičstva.

¹⁶‹‹Eğer yalancı bir tanık kötü amaçla birini suçlarsa,

¹⁵Nepovstane jeden svedok proti niekomu vzťahom na jakúkoľvek neprávosť alebo na jakýkoľvek hriech, nech už by to bol akýkoľvek hriech, ktorým hrešieva človek. Na ústach dvoch svedkov alebo na ústach troch svedkov bude stáť slovo.

¹⁷aralarında sorun olan iki kişi RABbin önünde kâhinlerin ve o dönemde görevli yargıçların önüne çıkarılmalı.

¹⁶Keby povstal ukrutný svedok falošný proti niekomu, aby svedčil na neho, že odstúpil od Boha,

¹⁸Yargıçlar sorunu iyice araştıracaklar. Eğer tanığın kardeşine karşı yalancı tanıklık yaptığı ortaya çıkarsa,

¹⁷vtedy sa postavia tí dvaja mužovia, ktorí majú taký spor pred Hospodinom, pred kňazov a pred sudcov, ktorí budú v tých dňoch.

¹⁹kardeşine yapmayı tasarladığını kendisine yapacaksınız. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız.

¹⁸A sudcovia dobre vyšetria vec, a keď sa dokáže, že hľa, svedok je falošný svedok a že hovoril lož na svojho brata,

²⁰Geri kalanlar olup bitenleri duyup korkacaklar; bir daha aranızda buna benzer kötü bir şey yapmayacaklar.

¹⁹učiníte mu to isté, čo on zamýšľal učiniť svojmu bratovi, a odpraceš také zlo zo svojho stredu.

²¹Acımayacaksınız: Cana can, göze göz, dişe diş, ele el, ayağa ayak.››

²⁰A ostatní, keď to počujú, budú sa báť a nevykonajú viac takej zlej veci v tvojom strede.

²¹A nezľutuje sa tvoje oko, ale dá život za život, oko za oko, zub za zub, ruku za ruku, nohu za nohu.